Walmart, 2017 yılında başlattığı “Project Gigaton” girişimi ile 2030 yılına kadar tedarik zincirinden bir milyar ton sera gazı emisyonunu azaltmayı hedeflemişti. Food Business News’un haberine göre, şirket bu hedefe geçtiğimiz yıl ulaştı ve şimdi sürdürülebilirlik çalışmalarında yeni bir aşamaya geçiyor. Walmart’ın sürdürülebilirlikten sorumlu yöneticisi Kathleen McLaughlin, şirketin bundan sonraki planlarını ve elde edilen başarıların temel sebeplerini 26 Eylül’de gerçekleşen Goldman Sachs Sürdürülebilirlik Forumu’nda açıkladı.
McLaughlin, Walmart’ın bu başarıya ulaşmasındaki en önemli faktörlerden birinin, tedarikçilerine sunduğu emisyon azaltma çözümlerinin aynı zamanda maliyetleri düşürücü ve operasyonları daha verimli hale getirici etkileri olduğunu belirtti. Tedarikçiler, enerji verimliliğini artırmak, yenilenebilir enerjiye geçiş yapmak, ambalajları optimize etmek ve rejeneratif tarım uygulamalarını benimsemek gibi yöntemlerle hem çevresel hem de ticari faydalar elde etti.
Walmart, Project Gigaton kapsamındaki hedeflerine ulaştıktan sonra programı sürdürmeyi planlıyor. McLaughlin, iki gigaton gibi yeni bir hedef koymak yerine sürekli gelişim sağlamayı amaçladıklarını ve ilerlemeleri raporlamaya devam edeceklerini söyledi.
Ayrıca Walmart, 2040 yılına kadar kendi operasyonlarından kaynaklanan Scope 1 ve Scope 2 emisyonlarını sıfırlamayı hedefliyor. Bu amaç doğrultusunda enerji verimliliği, soğutma sistemlerinin modernizasyonu ve ulaşımda yenilikçi çözümler ön planda. McLaughlin, Walmart’ın ABD’deki en geniş güneş enerjisi kurulumlarından birine sahip olduğunu ve bu kapasitenin büyümeye devam ettiğini vurguladı.
Food Business News’un aktardığına göre, Walmart’ın soğutma sistemlerini yenileme çalışmaları yalnızca enerji verimliliğini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda yeni iş fırsatları yaratıyor. McLaughlin, bu sistemlerin bakım ve onarımı için ihtiyaç duyulan yeni becerilerin, istihdam alanlarını genişlettiğini belirtti.
Ulaşım alanında ise Walmart, hidrojenli forkliftler ve elektrikli araçlar kullanarak verimliliği artırmayı hedefliyor. Ancak uzun mesafeli ağır taşımacılık konusunda hala bazı zorluklar yaşandığını dile getiren McLaughlin, bu alanda farklı teknolojiler üzerinde denemeler yaptıklarını ifade etti.
