Son yıllarda dijital ses içeriklerine olan ilgi büyük bir ivme kazandı ve Türkiye’de de podcast dinleyici kitlesi giderek genişliyor. Bu büyüyen ekosistemin önemli oyuncularından biri olan Poddict, reklamverenlerle podcast yayıncılarını bir araya getiren yenilikçi bir pazaryeri olarak öne çıkıyor.
Poddict’in kurucu ortaklarından Aykut İbrişim ile gerçekleştirdiğimiz bu röportajda, markalar için sundukları hedefleme avantajları, gelir modelleri, dinamik reklam çözümleri ve Türkiye’deki podcast ekosisteminin geleceği üzerine konuştuk. Ayrıca, yerel podcaster’ların karşılaştığı zorluklar ve bu zorlukları aşmak için nasıl çözümler sunduklarını da masaya yatırdık.
2024’te Podcast ve Sesli Mecra Harcamaları 1.14 Milyar TL’lik bir Hacme Ulaştı
Podcastlere olan ilginin arttığı bu dönemde Türkiye’deki podcast ekosisteminin geleceğini nasıl görüyorsunuz ve Poddict olarak bu gelişim sürecindeki rolünüz nedir?
Biz ortağım Uraz Kaspar ile birlikte yaklaşık yedi seneyi doldurduk sektör içerisinde. Başlangıçta bir podcast ağı ve prodüksiyon evi olarak faaliyet gösteriyorduk, ancak bugün geldiğimiz noktada Türkiye’de podcast pazarı, markaların pazarlama ve iletişim departmanları tarafından kabul gördü ve artık yıllık pazarlama stratejilerinin bir parçası haline geldi.
Poddict olarak bu gelişimde önemli bir rol oynadık. Uzun yıllar boyunca birçok markanın podcast mecrasına girerken partneri olduk ve pazarlama/iletişim ekiplerine, mecranın dinamikleri konusunda eğitimler verdik ve çok sayıda podcast reklam kampanyası gerçekleştirdik. Şimdi ise Poddict, reklamverenler ve yayıncıları bir araya getirerek, markaların daha hızlı ve kolay podcast reklamı verebileceği, yayıncıların da gelir elde edebileceği bir marketplace/pazaryeri sağlıyor.
Bugün IAB’nin ve Reklamcılık Vakfı Derneği’nin yaptığı araştırmalara baktığımızda, podcast ve sesli mecra harcamalarının, 2024’ün ilk yarısında %175 artışla 1,14 milyar TL’lik bir hacme ulaştığını görüyoruz. Dijital ses platformlarına ayrılan bütçeler neredeyse radyo harcamalarıyla eşit seviyeye ulaşmış durumda. Markalar artık podcast’leri sadece deneme amaçlı değil, stratejik bir pazarlama aracı olarak konumlandırmaya başladı. Biz de bu değişimi fark ederek Poddict’i bir prodüksiyon mecrası olmanın ötesine taşımaya ve büyük markalar ile reklam ajanslarının hayatını kolaylaştıracak bir marketplace yapısına dönüştürmeye başladık.
Önümüzdeki yıl dinleme oranlarının daha da arttığı, markaların daha stratejik ve pazarlama odaklı içerikler üreteceği bir dönem olacağını öngörüyoruz.
“Bugün IAB’nin ve Reklamcılık Vakfı Derneği’nin yaptığı araştırmalara baktığımızda, podcast ve sesli mecra harcamalarının, 2024’ün ilk yarısında %175 artışla 1,14 milyar TL’lik bir hacme ulaştığını görüyoruz. Dijital ses platformlarına ayrılan bütçeler neredeyse radyo harcamalarıyla eşit seviyeye ulaşmış durumda.“
Podcast’lerde Reklamlar, Hikaye İçinde Doğal bir Şekilde Sunuluyor
Markaların konumlandırmasındaki değişimin şüphesiz bir sebebi olmalı. Markalar ve podcaster’lar arasındaki iş birliklerinin geleneksel reklam platformlarına kıyasla sunduğu benzersiz potansiyel nedir?
Podcastler, markalar ve podcaster’lar arasında kurulan iş birliklerinin, geleneksel reklam platformlarına göre çok daha güçlü ve benzersiz bir potansiyele sahip olduğunu düşünüyorum. Podcastlerde markalar, dinleyicilerle daha samimi ve kişisel bir bağ kurabiliyor. Reklamlar, hikaye içinde doğal bir şekilde sunuluyor ve bu da dinleyicilerde güven oluşturuyor. Özellikle sunucunun kendi deneyimini veya düşüncelerini paylaşarak markayı tanıtması, reklamı dinleyici için daha anlamlı ve etkili hale getiriyor.
Örneğin, Evyap ile hazırladığımız “AI CAST” podcast projesi, yapay zekanın iletişimde sunduğu yenilikleri sergileyen benzersiz bir örnek olarak öne çıkıyor ve Türkiye’nin prestijli ödüllerinden Kristal Elma, Felis ve New Gen AI Awards ile ödüllendirildi. Evyap’ın yapay zeka destekli deodorant markası Blade AI’ın spor ve teknoloji temalı bu podcast serisi, iki yapay zekanın karşılıklı sohbet ettiği özgün bir formatta hazırlandı. Brief sürecinden metinlerin yazılmasına, karakter personasının oluşturulmasından seslendirme ve kayıtlara kadar tüm süreç yapay zeka tarafından yönetildi. EVYAP’ın belirlediği haftalık spor temalı konular için yapay zeka dijital mecraları tarayarak içerik oluşturdu, metinleri yazdı, markanın geri bildirimleri doğrultusunda revize etti ve sonunda Spotify ve diğer platformlarda yayına aldı. İlk bölümüyle Türkiye Futbol Podcast Top 100 listesine 10. sıradan girdi ve kısa sürede 100.000’in üzerinde tekil dinleyiciye ulaştı. Bu projeyle Poddict olarak, Türkiye’de yapay zeka ve dijital içerik entegrasyonuna öncülük eden başarılı bir podcast projesini hayata geçirdik ve Kristal Elma’dan Felis’e kadar pek çok ödülle emeğimizin karşılığını aldığımızı düşünüyoruz.
“Podcast dinleyicileri içeriklerine oldukça bağlı olduklarından, reklamlar doğal bir akış içinde sunulduğunda kullanıcı deneyimini bozmak yerine ona katkı sağlıyor.“
Podcastler aynı zamanda çok niş kitlelere hitap edebildiği için, markalar ulaşmak istedikleri hedef kitleye doğrudan seslenebiliyor. Bu da, doğru kitleye ulaşarak daha yüksek bir etkileşim ve dönüşüm sağlama şansını artırıyor. Podcast dinleyicileri içeriklerine oldukça bağlı olduklarından, reklamlar doğal bir akış içinde sunulduğunda kullanıcı deneyimini bozmak yerine ona katkı sağlıyor. Markanın mesajı, içeriğin bir parçası haline geldiğinde, dinleyiciler bu mesajları daha sıcak karşılıyor ve güven duyuyor. Bu da, geleneksel reklamlara kıyasla çok daha etkili bir sonuç yaratıyor.
Markalar artık yalnızca pre-roll veya mid-roll reklamlarla sınırlı kalmıyor; yayıncılarla sponsor anlaşmaları yaparak bir podcast’in tamamını sahiplenebiliyor veya canlı podcast serileri düzenleyebiliyorlar. Bu sayede, dijital ortam dışında fiziksel dünyada da dinleyicilerle etkileşim kurma imkanı doğuyor.
Örneğin, son dönemde Erman Taylan ile bir proje başlattık. Erman Taylan’ın sesini yapay zeka desteğiyle klonlayarak Soft Commitment adlı podcast’ini hayata geçiriyoruz. Tamamen yapay zekanın seslendirdiği bu çalışma, podcast ve bülten ekosistemini birleştirerek markalar için çok daha rafine bir kitleye erişim imkanı sunuyor. Erman açısından da baktığımızda içerik üreticimiz podcast üretim sürecinde stüdyoya hiç girmesine gerek kalmadan tüm süreci takip ediyor bizimle. Bu tür projeler, markaların teknolojiye yatırım yapan ve özel içerik tüketen bir kitleye ulaşmasını sağlarken bir yandan da eski yöntemlere oranla çok daha esnek sesli reklam projeleri çıkarmamıza olanak sağlıyor.
İletişim, Operasyon, ve Ölçümleme Tek Yerde
Poddict, podcast kampanyalarını yönetmek için çeşitli araçlar sunuyor. Reklamverenler açısından Poddict’in sunduğu hedefleme, ölçümleme ve etkileşim avantajlarından bahsedebilir misiniz?
Markalar bugün bireysel olarak bağımsız yayıncılarla doğrudan çalışabiliyorlar. Geçmişte birçok örnek böyleydi; örneğin bir marka, podcast listelerinde ilk sıralarda yer alan bir yayıncıyla anlaşma yapıyordu. Ancak, ilgi arttıkça markalar daha fazla yayıncıyla çalışmaya başladı. Bu noktada her yayıncıyla ayrı bir iletişim süreci yürütmek, pazarlama ve reklam departmanları için ciddi bir iş yüküne dönüşüyor.
Burada devreye Poddict giriyor. Biz, markaların tüm bu yayıncıları tek tek bulup iletişim kurma zahmetini ortadan kaldırıyoruz. Şu anda Türkiye’de Medyascope, Kısa Dalga, Aposto, Wand Network, Swipeline gibi büyük podcast ağlarıyla çalışıyoruz. Bu podcast ağlarının hem podcast reklam satışlarını yürütüyoruz, hem de içerik & reklam altyapılarını sağlıyoruz.
“Reklamverenler, özellikle kampanyaların verimliliğini artırmak için dinamik reklam yerleşimi ve hedefli içerik çözümlerimize büyük ilgi gösteriyorlar.“
Reklamverenler bizimle çalışarak hedef kitlelerine en uygun podcast yayınlarını tek seferde seçip, birden fazla podcast yayına, reklam yerleştirebiliyor, sponsor olabiliyor ya da markaları için ağımızın içerisindeki yayıncılarla birlikte markalı podcast üretebiliyor. Bu, toplu pazara tek bir parti üzerinden kolay erişim sağlıyor. Avantajlar arasında kolay satın alma, hızlı yayına geçiş ve tek muhatapla çalışma sayılabilir.
Bir diğer avantaj, kampanya bittikten sonra tüm raporların tek bir yerden sağlanabilmesi ve verilerin doğru bir şekilde anlamlandırılabilmesidir. Bu sayede, markalar ve ajanslar için hem zaman kazanımı hem de deneyim artışı sağlıyoruz.
Bireysel yayıncılarla çalışmak da mümkün, ancak birçok yayıncı dinamik reklam yerleştirme platformlarına sahip değil. Bu durumda, reklam gömülü olarak yerleştiriliyor ve kampanya bittiğinde kaldırılması zorlaşıyor. Poddict’in sunduğu dinamik reklam modülü sayesinde yayıncılar ana ses dosyasına müdahale etmiyor ve podcast bölümleri farklı markalar için ses düzenlemek zorunda kalmadan tekrar tekrar kullanılabiliyor.
Markalar, dinleyicilerin bulunduğu lokasyonlara göre reklam hedeflemesi yapabiliyor. Örneğin, İstanbul’daki dinleyicilere farklı, Ankara’daki dinleyicilere farklı reklamlar gösterebiliriz. Ayrıca, içerik üreticileri aynı içeriği farklı markalara satabildiği için gelir potansiyeli de artmış oluyor.
Bu modelin en büyük avantajı, hem reklamveren hem de yayıncı için havuzun genişlemesi ve esnek hedefleme seçeneklerinin sunulmasıdır. Markalar, istedikleri zaman girip çıkabilir ve demografik kitlelerle oynama şansı elde edebilir. Reklamverenler, özellikle kampanyaların verimliliğini artırmak için dinamik reklam yerleşimi ve hedefli içerik çözümlerimize büyük ilgi gösteriyorlar.
‘Bugüne Kadar Yaklaşık 400 Yayınla Çalıştık’
Türkiye’deki podcast ekosistemini nasıl değerlendiriyorsunuz? Yerel podcaster’ların karşılaştığı zorluklar neler ve Poddict bu zorlukları aşmalarına nasıl yardımcı olmayı hedefliyor?
Türkiye’deki podcast ekosistemi son yıllarda hızlı bir büyüme gösteriyor. Pandemi döneminde artan ilgiyle birlikte, hem dinleyici kitlesi genişledi hem de içerik üreticilerinin sayısı arttı. Ancak, bu büyümeye rağmen sektör hâlâ gelişme aşamasında ve belirli zorluklarla karşı karşıya. Birçok podcaster, içeriklerinden sürdürülebilir gelir elde etme konusunda sıkıntı yaşıyor. Reklamverenlerin podcastlere olan ilgisi artmakla birlikte, bu alanda hâlâ yeterli bir ekosistem oluşmuş değil.
Biz bugüne kadar yaklaşık 400 yayınla çalıştık ve Türkiye’de podcaster olmak isteyenlerin %70-75’ine bir şekilde ulaştık; ya eğitim verdik ya da birlikte çalıştık. Network’ümüzde olmasa bile birçok yayıncıya, içeriklerini nasıl daha iyi hale getirebilecekleri konusunda destek olduk.
“Birçok podcaster, içeriklerinden sürdürülebilir gelir elde etme konusunda sıkıntı yaşıyor. Reklamverenlerin podcastlere olan ilgisi artmakla birlikte, bu alanda hâlâ yeterli bir ekosistem oluşmuş değil.“
Baktığımızda yerel podcaster’ların karşılaştığı zorluklardan biri, gelir modeli oluşturmak ve sürdürülebilir bir iş kurmak. Poddict olarak, yayıncıların gelir modellerini oluşturması ve reklama/markalara erişimini kolaylaştırıyoruz. Aynı zamanda, içerik üreticilerine yatırım yaparak daha kaliteli ve niş odaklı içerikler üretiyoruz. Bu sayede, hem markalar hem de dinleyiciler için daha güvenilir ve kaliteli bir platform oluşturuyoruz.
Türkiye’deki podcast ekosistemi hızla büyürken markalar da çeşitli zorluklarla karşılaşıyor. Öyle ki, bireysel yayıncılar ve markalar arasında standardize edilmiş bir ölçümleme ve analiz tam anlamıyla oturmuş değil. Markalar, birlikte çalıştığı yayıncıların raporlarından yola çıkarak reklamlarının dinleyiciler üzerindeki etkisini, dönüşüm oranlarını ve ROI (Yatırım Getirisi) gibi temel metrikleri detaylı olarak ölçmekte zorlanabiliyor. Bu noktada birlikte çalıştığımız markalara ölçümleme ve analiz ihtiyaçlarına yönelik, performans odaklı raporlamalar oluşturuyoruz. Bu sayede, markalar dinleyici kitlesinin etkileşimini, reklamların başarısını ve yatırım getirisini daha iyi analiz edebiliyorlar.
‘Uluslararası Kuruluşlarla İş Birliği Yaparak, Güvenirliliği Sağlıyoruz’
Amerika’daki Kast Media örneğinde olduğu gibi, reklam geliri ödemelerinde yaşanan sorunlar ve güvensizlikler Türkiye’deki podcast ekosisteminde de benzer riskler oluşturabilir mi? Poddict, bu tür sorunları önlemek ve hem yayıncıların hem de markaların haklarını korumak adına nasıl önlemler alıyor?
Amerika’da Kast Media gibi bazı şirketler, büyük ödemeler alıp kaçtı ve bu durum sektörde ciddi bir güvensizlik yarattı. ABD pazarının çok büyük olması, bu tür olumsuzlukların ortaya çıkma ihtimalini artırıyor. Ancak Türkiye’de daha yeni büyüyen bir ortam olduğu için, biz bu tür risklere karşı daha dikkatli davranıyoruz.
Yeni çıkan mecralarda, düzen oturana kadar bazı aksaklıklar olabilir. Podcast üretmek görece kolay olduğu için, birçok kişi mikrofon ve bilgisayarla bu işe girebiliyor. Ancak burada hem markalar hem de yayıncılar dikkatli olmalı. Bizim önerimiz, markaların çalıştıkları yayıncılarla sağlam sözleşmeler yapmaları. Yayıncılar açısından da, iyi bir network ile çalışmak, haklarını daha iyi koruma imkanı sağlıyor.
Poddict olarak, hem yayıncıları hem de markaları korumak için çeşitli adımlar atıyoruz. IAB (Interactive Advertising Bureau), ve MMA (Marketing Management Association) gibi uluslararası kuruluşlarla iş birliği yapıyoruz. IAB’nin ölçümleme ve playbook standartlarını Türkiye’ye getiriyoruz ve bir ses grubu oluşturarak markaları bu konuda eğitiyoruz. Ayrıca, yayıncılarımızın IP haklarını korumak, doğru içerik ve müzik kullanımını sağlamak için daimi destek veriyoruz.
Uluslararası standartlara sahip olmak bu noktada çok önemli. Biz, TGS (Türkiye Gazeteciler Sendikası) ve Uluslararası Basın Kurumu (IPI) gibi kuruluşlarla çalışıyoruz ve bu sayede içerik üreticilerinin haklarını güvence altına alıyoruz. Türkiye’de Kast Media benzeri büyük bir dolandırıcılık yaşanacağını düşünmüyorum, çünkü bizler gibi akredite olmuş ve güvenilir networkler mevcut. Ancak küçük ve güvenilir olmayan networkler ortaya çıktığında, markaların dikkatli olması ve uluslararası kredibilitesi olan yapılarla çalışması gerekiyor.
Sonuç olarak, Poddict gibi büyük ve güvenilir platformlar, sektördeki bu tür sorunları minimize etmek için var. Markalar ve yayıncılar, bizimle çalıştıklarında daha sağlıklı ve güvenilir bir iş modeli elde ediyorlar. Bu sayede, podcast ekosisteminin uzun vadede sürdürülebilir olması sağlanıyor.
Poddict’e ulaşmak ve daha detaylı bilgi almak için websitelerini ve sosyal medyalarını takip edin!