Dockers

Kiki-Bouba: Markanın Okunuşu Tasarımcının Bilinçaltını Etkiler Mi?

Paylaş:

SORU: Başlık görselindeki şekillerden hangisi ‘Kiki,’ hangisi ‘Bouba’?

1929’da psikolog Wolfgang Köhler, Tenerife’deki deneyinde katılımcılara “Takete” ve “Baluba” kelimelerini gösterdiğinde, insan zihninin sesleri şekillere dönüştürme eğilimini keşfetti. Köhler’in bu gözlemi, 2001’de Vilayanur Ramachandran’ın “Kiki-Bouba Efekti” çalışmasıyla popülerleşti. Eğer yukarıdaki soruya cevap verirken sivri olanı ‘Kiki’ diye adlandırdıysanız, aramıza hoş geldiniz.

Bizi Takip Edin!

Peki beynimiz neden “Kiki”yi sivri, “Bouba”yı yuvarlak bir şekille eşleştiriyor? Uzmanlar, Kiki-Bouba Efekti’nin kökenini dilin evrimsel köklerine bağlıyor: Keskin sesler tehlikeli nesneleri (örneğin diken), yumuşak sesler ise güvenli olanları (su birikintisi) çağrıştırıyor. İlginç olan, bu eşleştirmenin okuma yazma bilmeyenlerde veya farklı dil ailelerinden katılımcılarda bile aynı sonucu vermesi. Hatta dört aylık bebekler bile yuvarlak nesneleri “Bouba”ya benzetiyor.

Marka Tasarımında Sihirli Soru: Yuvarlak mı, Köşeli mi?

Bir markanın kimliği, logonun geometrisinde saklı. Coca-Cola’nın dalgalı yazı tipi, sıcaklık ve samimiyet çağrıştırırken; IBM’in keskin köşeleri teknolojik güvenilirliğin simgesi. Kiki-Bouba etkisi, tasarımcılara şu soruyu sorduruyor: Hedef kitlenizin zihninde hangi duygu titreşimlerini uyandırmak istiyorsunuz? Yuvarlak hatlar rahatlık ve dostluğu (Google, Oreo), keskin çizgiler ise yenilikçilik ve kararlılığı (Nike, TikTok) simgeliyor. Renk paletleri bile bu uyumdan nasibini alıyor: Pastel tonlar “Bouba”, neonlar ise “Kiki” efektiyle eşleşiyor.

Studio Riz

SORU: Apple’ın adı “Krrzt” olsaydı, bugünkü minimalist ve dostane imajını koruyabilir miydi?

Filmlerden Modaya: Kültürün Kiki-Bouba Dansı

Kötü ve sert kurgusal karakterlerin adları neden hep “Kiki” ile benzer sertlikte? Joker, Voldemort, Darth Vader, Kratos, ve niceleri… Bu isimlerdeki sert ünsüzler ve köşeli çizgiler, bilinçaltımıza “tehlike” sinyali gönderiyor. Tam tersine, Winnie the Pooh veya Totoro gibi sevimli karakterler, yuvarlak hatlar ve akıcı isimlerle “Bouba” etkisini kullanıyor. Hatta bir çocuğa “Zax” veya “Bloo” isimlerini sunsanız, muhtemelen yumuşak sesli “Bloo”yu tercih edecektir.

Moda dünyası da bu psikolojik kodu benimsiyor: Chanel ve Gucci gibi markalar, Bouba etkisiyle lüks ve zarafeti vurgularken; Balenciaga ve Diesel gibi isimler, Kiki’nin keskinliğiyle güçlü bir duruş sergiliyor.

Bilinçaltının Şifresini Kırmak

Kiki-Bouba efekti, markaların sadece estetik değil, duygusal bir deneyim yaratmasını sağlıyor. Peki tasarımcılar bu gücü nasıl daha etkili kullanabilir? İşte bazı ipuçları:

  1. Ses-Şekil Uyumu: Marka ismiyle logonun geometrisi uyumlu olmalı. “Google” yuvarlak, “Xbox” köşeli.
  2. Renk Psikolojisi: Pastel tonlar samimiyet, neonlar dinamizm katıyor.
  3. Kültürel Kodlar: Japonca “tooi” (uzak) ve “chikai” (yakın) gibi kelimelerde bile bu etki geçerli.

Ancak dikkat! Bu formül herkese uymaz. Markalar, Kiki-Bouba’yı kendi özgün hikayeleriyle harmanlamalı. Örneğin Spotify, hem yuvarlak logo hem de keskin “beat” vurgusuyla hibrit bir strateji izliyor.

Son Söz

Kiki-Bouba, insan zihninin evrensel dilini keşfetmenin kapısını aralıyor. Markalar, bu gizli kodu çözdüğünde bilinçaltımıza dokunmayı başarıyor. Peki sizce geleceğin tasarımları, bu efekti kırmak için mi yoksa daha da benimsemek için mi uğraşacak?

Kaynak
Behavioral Scientist, The New York Times

Reklam