UEFA EURO 2024, Almanya’da gerçekleştirilen ve tüm dünyanın takibe aldığı bir spor organizasyonu olarak sürdürülebilirlik odaklı bir yaklaşımı da benimsemişti. Bu bağlamda 1 Kasım Cuma günü Frankfurt kentinde gerçekleştirilen basın toplantısıyla UEFA EURO 2024 Çevresel Sosyal Yönetişim (ESG) raporunu yayınladı. EURO 2024, toplamda 29,6 milyon Euro yatırım yaparak organizasyonun çevresel etkilerini azaltmayı hedeflemişti. Bu yatırımla birlikte hedeflerin %95‘ine ulaşan UEFA, turnuva boyunca gerçekleştirilen 120’den fazla sürdürülebilirlik eylemiyle karbon emisyonlarını %21 oranında azaltmayı başardı. Ayrıca atık miktarını 4R ilkeleri (Reduce – Reuse – Recycle – Restore, Azalt – Yeniden Kullan – Geri Dönüştür – Kurtar) doğrultusunda %36 oranında düşürerek çevre dostu bir organizasyon anlayışını benimsediğini kanıtladı.
EURO 2016’ya Kıyasla %75 Daha Sürdürülebilir
Turnuvanın sürdürülebilirlik projeleri arasında yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması ve ulaşımda çevre dostu seçeneklerin teşvik edilmesi gibi uygulamalar bulunuyordu. Maç biletine dahil edilen 36 saatlik ücretsiz toplu taşıma, turnuva boyunca bilet sahiplerinin %81’i tarafından kullanıldı. Grup aşamasındaki maçlar bölgesel merkezlerde oynandı. Bu sayede, hava yolculuğu gerekliliği EURO 2016’ya kıyasla %75 oranında azaltılarak karbon emisyonları önemli ölçüde düşürüldü. Ayrıca, tüm stadyumların %100 yenilenebilir enerji ile çalışması sağlanarak çevre dostu bir enerji politikası benimsendi. Bu projeler sadece futbolseverler için değil aynı zamanda toplum için de sosyal fayda sağladı. Basın toplantısında UEFA üst düzey yetkilileri büyük ölçekli spor etkinliklerinin çevresel farkındalığı artırma ve toplumsal değişim yaratma potansiyelini vurguladı.
Döngüsel Ekonomi ile Atık Yönetimi
Turnuva boyunca sürdürülebilir malzeme kullanımı öne çıkarıldı. Örneğin, 4,8 milyon içecek yeniden kullanılabilir bardaklarda servis edilerek tek kullanımlık plastiklerin kullanımının önüne geçildi. Atık yönetiminde, tüm stadyumlarda geri dönüşüm noktaları kuruldu ve “sıfır atık” hedefi doğrultusunda, atıkların tamamı geri dönüştürüldü veya enerjiye dönüştürüldü. Turnuva boyunca ayrıca 40 ton gıda bağışlanarak israfın önüne geçildi.
UEFA, engelli taraftarlar için daha iyi erişim olanakları sunarak kapsayıcılığı artırmaya yönelik önemli adımlar attı. Uygun fiyatlı bilet seçenekleriyle daha geniş kitlelere ulaşmayı hedefledi. Bu çabalar etkinliğin sadece bir spor organizasyonu olmanın ötesine geçerek sosyal sorumluluk taşıyan bir platform haline gelmesini sağladı.
Sosyal Erişim ve Kapsayıcılık
UEFA, etkinlik sırasında sosyal fayda sağlama hedefini kapsayıcılık politikaları ile pekiştirdi. Engelli bireylerin stadyumlara erişimi kolaylaştırıldı ve turnuva süresince 10.000’den fazla engelli taraftar, rahatça maçları izleyebildi. Toplam 387.000 “Fans First” bileti uygun fiyatlarla sunularak daha geniş kitlelerin turnuvaya katılımı teşvik edildi. Ayrıca, tüm maçlarda sesli betimleme hizmeti sunularak görme engelli taraftarların da maç atmosferini yaşaması sağlandı.
İklim Fonu ile Uzun Vadeli Çevreye Katkı
UEFA, geleneksel karbon telafisi yöntemlerinden uzaklaşarak Almanya genelinde 7 milyon Euro’luk bir iklim fonu kurarak 272 iklim projesini destekledi. Bu projeler sayesinde yaklaşık 60.000 ton karbon emisyonu önlendi. Yenilenebilir enerji sistemleri, batarya depolama ve LED aydınlatmalar gibi yatırımlarla sürdürülebilir altyapı projeleri hayata geçirildi ve yerel kulüplerin çevreye duyarlı uygulamalara geçişi sağlandı.
Bir Spor Müsabakasından Fazlası
UEFA EURO 2024, sporu sosyal değişim için bir araç olarak kullanma çabalarının bir örneği oldu. #FootbALL kampanyası ile futbolun birleştirici gücü vurgulandı ve bu kampanya, stadyumlarda ve çevrimiçi platformlarda milyonlarca kişiye ulaştı. Ayrıca, fan bölgelerinde düzenlenen aktivitelerle toplumsal dayanışma ve çevre bilinci pekiştirildi. EURO 2024’te uygulanan bu sürdürülebilirlik adımları, UEFA’nın çevre ve sosyal konularda sorumluluk sahibi bir organizasyon olma yolunda attığı güçlü adımları gösterdi.
UEFA‘nın bu tür sürdürülebilirlik uygulamalarını yaygınlaştırması, sporun gücünü sosyal değişim ve toplumsal farkındalık yaratma aracı olarak kullanma çabalarını destekliyor. Futbolun sadece bir oyun olmadığını aynı zamanda insanları bir araya getiren ve toplumsal sorunlara dikkat çeken bir olgu olduğunu vurguluyor.
