Eğer müşteriniz mikroskobik boyutlarda çalışmalarını yürütüyorsa, işbu çalışmaları nasıl marka tasarımına entegre edebilirsiniz? Polaron ve Shoreditch Design‘ın işbirliği bu sorunun cevabını gösteriyor: Üretken YZ Görselleri.
‘Ama yine mi yapay zeka?’ dediğinizi duyar gibiyiz. Belli bir noktadan sonra tekrara düşen bu kavram son üç yılımızı abluka altına almış durumda, haklısınız. Ancak bu sefer, YZ’nin mantıklı kullanıldığı senaryolardan biriyle karşı karşıyayız. Design Week‘in haberleştirdiği bu hikayeyi gelin inceleyelim.
Polaron Nedir?
Polaron, Imperial College London’dan doğan bir girişim. Malzeme tasarımını yeni bir boyuta taşıyan bu araç, mikroskobik ölçekteki mikro yapıların analizini yapıyor. Bu mikro yapılar, insan gözüyle görülemeyecek kadar küçük, 0.1 mm’nin altındaki detayları içeriyor. Polaron, gelişmiş yapay zeka algoritmalarıyla bu görüntüleri analiz ederek malzemelerin modellemesini ve optimizasyonunu sağlıyor.
Markanın sağladığı çözümlerin başlıca kullanım alanlarından biri, modern yaşamın vazgeçilmez bir unsuru olan lityum bataryaların geliştirilmesi. Elektrikli araçlardan cep telefonlarına kadar birçok cihazın temelini oluşturan bu bataryalar, Polaron’un teknik gücüyle daha verimli hale getirilebiliyor.
Bu bağlamda marka, bilim ve mühendislik dünyasında teknik bir hedefi olan kullanıcılarına hitap ederken, görsel olarak erişilebilir ve modern bir marka kimliği oluşturma ihtiyacıyla Shoreditch Design’a başvurdu.
Polaron’un Hikayesi Tasarıma Nasıl Yön Verdi?
Shoreditch Design ekibi, Polaron için yenilikçi ve teknolojik yaklaşımını yansıtan bir marka tasarımı oluşturma göreviyle karşı karşıya kaldı. Brief, bu gelişmiş teknolojiyi görsel bir kimlikle buluştururken, bilimsel çevrelere hitap eden, ancak kullanıcı dostu bir tasarım yaratmayı içeriyordu.
Shoreditch, geleneksel olarak ciddi bir tona sahip olan bu sektöre farklı bir bakış açısı getirerek, B2C markalarından ilham alan bir tasarım dili benimsedi. Beyaz ve mavi tonlarının hakim olduğu bir renk paleti, Monotype’ın Helvetica Now gibi modern bir yazı tipi ve hareketli bir web tasarımı ile teknoloji odaklı ama erişilebilir bir marka kimliği yaratıldı.
Tasarım sürecindeki en büyük zorluk ise, Polaron’un mikro yapı analizlerinin doğrudan görselleştirilememesiydi. Marka iletişiminde olmazsa olmaz içeriklerden biri olarak kabul edilen bu yapılar yalnızca yüksek güçlü mikroskoplarla görülebildiği için, uygun görsel materyal bulmak ya da üretmek ciddi bir engel teşkil etti.
Shoreditch’in Akıllıca Kullanılmış Üretken YZ Çözümü
Kısıtlı bütçe ve sınırlı görsel kaynaklarla karşı karşıya kalan Shoreditch Design, bu sorunu çözmek için üretken yapay zeka aracılığıyla görsel oluşturma yöntemine yöneldi. Midjourney kullanılarak üretilen görseller, mikro yapıların teknik detaylarını yansıtırken, aynı zamanda estetik bir bütünlük sağladı.
Shoreditch’in kurucusu Andrew Burton, ilk denemelerin fazla teknik ya da soyut kaldığını ve birkaç tur düzenleme yaparak doğru mavi tonları ve stilize bir yaklaşım elde ettiklerini belirtti.
Burton ve ekibi daha önce yapay zeka ile üretilen görselleri, sunumlarda kullanılan arka planlar gibi daha sınırlı amaçlarla kullanmıştı. Ancak bu projede ilk kez yapay zeka, yaratıcı sürecin ana unsurlarından biri olarak kullanıldı. Burton, bunun iki temel sebebi olduğunu söylüyor. İlk olarak, projenin doğası gereği, bu mikroskobik elemanları “temiz ve modern bir marka görünümüne” uygun bir şekilde hayata geçirmek gerekiyordu. “Denediğimiz diğer yöntemler ya fazla soyut ya da fazla karmaşıktı,” diyen Burton, yapay zekanın mikro yapıların fikrini en iyi şekilde aktardığını vurguladı.
İkinci olarak, Polaron’un kendisinin yapay zeka temelli bir start-up olması ve teknolojilere açık yaklaşımı, bu yöntemi daha anlamlı hale getirdi. Burton’a göre büyük kurumsal firmalar, yapay zekaya bilgi erişimi sağlama konusunda daha temkinli olabilirken, start-up’lar genellikle daha özgür ve yaratıcı vizyonlara alan tanıyor. “Genelde start-up’lar, vizyonu şekillendirmek için size çok daha fazla hareket alanı sunuyor ve bu bizi gerçekten heyecanlandırıyor,” diyor Burton.
Midjourney’in üretken yetenekleri, gerçek verilerden türetilen, ancak aynı zamanda yaratıcı bir şekilde hayal edilen görsellerin tasarlanmasını sağladı. Bu yöntem, hem Polaron’un teknolojik kimliğini başarıyla görselleştirdi hem de mikroskobik unsurların tasarımla harmanlanabileceğini gösterdi.
Yapay Zeka: Tasarımcının Entelektüel Yardımcısı
Shoreditch Design ve Polaron’un bu iş birliği, yapay zekanın tasarımcılar için ne denli güçlü bir araç olabileceğini gözler önüne seriyor. Ancak bu güç, yalnızca doğru bağlamda ve mantıklı bir şekilde kullanıldığında anlam kazanıyor.
Böylelikle Shoreditch’in çözümü, yapay zekayı bir destek aracı olarak verimli şekilde entegre ederek, tasarım sürecine yenilikçi bir boyut kattı. Bu hikaye, yapay zekanın tasarım dünyasında tekrar eden bir moda olmaktan çıkıp, yaratıcı problemlere çözüm getiren bir yardımcıya nasıl dönüşebileceğini gösteriyor.