Amsterdam’da kurulan bir kafeden tüm dünyaya yayılan bir fikir çevrim dışı kulüpler. Gittikçe dijitalleşen dünyada daha samimi ve gerçek bağlantılar arayan insanlar ekranlardan uzaklaşıyor ve gerçek dünyada bir arayışa başlıyor. Bu arayışın en mantıklı sonuçlarından biri ise çevrim dışı kulüpler. Bu yazıda bu kulüplerin detaylarını inceleyeceğiz.
“The Offline Club”ın Başarı Hikayesi
Çevrim dışı kulüplerin ilki Amsterdam’da Valentijn ve Jordy adında iki arkadaş tarafından “Telefonların değerli zamanlarından çaldığını ve artık gerçek bağlantılar kuramadıklarını fark ettiklerinde” kuruldu. Öncelerde “The Offline Club” yerel bir proje olsa da günümüzde 7 farklı ülkede faaliyet gösteriyor. Tabii bu ad dışında faaliyet gösterenleri saymazsak. Katılımcılar kulüplerde planlanan farklı etkinliklere katılabiliyorlar. Fakat etkinliklerde herhangi bir ekran kullanımı yasak. İnsanlar bu etkinliklerde birbirleriyle sohbet ediyorlar, kitap okuyorlar, yazıyorlar. Gerçek bağlantılar ve gerçek deneyimler oluşturmaya çalışıyorlar. 
Neden Bunu Tek Başımıza Yapamayalım?
Peki neden hayatımızı kolaylaştıran ve bir çok şeyi yapmamızı sağlayan aletlerden uzaklaşmaya çalışıyoruz? Bu geriye dönüş isteği neden? İnsanlar neden son model telefonlarından vazgeçip tuşlu telefonlara dönüyorlar? Aslına hepimiz biliyoruz. Zamanımız çok değerli ve bu zamanı sanal bir ortamda harcamak istemiyoruz. Konu sadece zaman değil, zihnimizi de sanal karmaşadan uzaklaştırmak istiyoruz. Teknolojinin son 25 yıldaki gelişimi bize ne kadar yararlı olduysa da bizi yalnızlaştırdı. Bunu fark eden insanlar tekrar anlamlı ve gerçek ilişkilerin, gerçek yaşantıların peşine düştü. Elimizle tutamadığımız, göz göze gelemediğimiz iletişimler bizi tatmin etmemeye başladı. Sanal dünyanın bizi içine soktuğu yalnızlıktan ve boşluktan çıkmanın en etkili yollarından biri dışarı çıkmak ve insanlarla birlikte olmak.
Ama bunu yapmak her zaman kolay olmuyor ve burada işin içine çevrim dışı kulüpler giriyor. Sizin gibi düşünen, aynı amaçlara sahip olan insanlarla etkileşim kurmak çok daha kolay ve daha tatmin edici. ” The Offline Club” adıyla olmasa da ülkemizde de bu şekilde faaliyet gösteren girişimler bulunmakta. Red Circle bunlardan biri. “Off-Day” adında etkinlikler düzenliyorlar ve bu etkinlikler bazen kitap kulüpleri, bazen sunumlar ve bazen yemekler şeklinde oluyor.
Daha bir çok girişim var çünkü insanların bu tür girişimlere ihtiyaçları var. İstiyorsanız, siz de size uygun olan bir grup bulabilirsiniz. Ya da bir gruba dahil olmadan da “dijital detox” yapmayı deneyebilirsiniz. Bir günlüğüne tüm ekranlardan uzaklaşın ve ister kendinizle baş başa kalın, ister arkadaşlarınızla samimi bir gün geçirin! Ya da gerçekçi olun ve kendinize sınırlar koyun, “Bugün e-posta ve mesajlarımdan başka hiçbir şeye bakmayacağım.” diyebilirsiniz mesela, en sonunda her şey yine sizin elinizde!
Kaynaklar
The Offline Club, Forbes, The Guardian, Serbestiyet
